ISBN13 978-975-342-606-0
13x19,5 cm, 184 s.
Yazar Hakkında
Okuma Parçası
Eleştiriler Görüşler
Yazarla Söyleşiler
Liste fiyatı: 144.00 TL
İndirimli fiyatı: 115.20 TL
İndirim oranı: %20
Bu kitabı arkadaşına tavsiye et
Feride Çiçekoğlu diğer kitapları
Şehrin İtirazı, 2015
İsyankâr Şehir, 2019
AYIN ARMAĞANIAYIN ARMAĞANI
Andrey Platonov
Muhteşem Vahşi Dünya
3. Basım
Liste Fiyatı: 140.00 TL yerine armağan
Diğer kampanyalar için
 
Feride Çiçekoğlu
Vesikalı Şehir
Yayıma Hazırlayan: Semih Sökmen
Kapak Tasarımı: Semih Sökmen
Kitabın Baskıları:
1. Basım: Nisan 2007
4. Basım: Eylül 2021

Birçok filmde şehir düşlerin, hayallerin, arzuların mekânı olarak resmedilir – şehir fırsatlarla doludur, ulaşılmak istenendir, ama aynı zamanda hayal kırıklıklarının, reddedilmenin, aldatılmanın, kaypaklığın, güvenilmez, tehditkâr ilişkilerin de mekânıdır. Vesikalı Şehir, sinema ile şehir arasındaki bu ikircikli ilişki hakkında: Sinemada şehir nasıl temsil ediliyor? İstanbul, "taşı toprağı altın" iken, nasıl oluyor da "orospu İstanbul" haline geliyor? Sinemadaki şehir imgeleri, şehrin kolektif bilinçaltı hakkında bize ne söyleyebilir?

Feride Çiçekoğlu, kült bir İstanbul filmi olan Vesikalı Yarim'in verdiği esinle yazdığı kitabında, şehrin suretleri ile, "kadın"ın ikiye bölünmüş kimliği arasındaki çakışmanın filmden filme nasıl sıklıkla tekrarlandığına dikkat çekiyor. Kadının ev içinde anne, eş ve şefkat hatırlatan kimliği ile sokaklarda dolaşan kadının fahişeliği, baştan çıkarıcılığı, hazzı hatırlatan kimliği arasındaki bölünme, İstanbul'un sinemadaki imgesini ele veriyor. Üstelik bu İstanbul'a özgü değil. Dünya sinemasının birçok klasiğinde, erkeğin gözünde ikiye bölünüp fetiş haline gelmiş kadın cinselliğinin şehre yansıtıldığını görebiliyoruz.

Vesikalı Şehir, bir kadının yaşadığı şehrin sokaklarında göğsünü gere gere, güven içinde yürüyebilmesiyle ilgili. Erkeğin şehre de yansıttığı çarpık kadınlık algısından nasıl kurtulabileceğimizle ilgili. Ya da şöyle sorabiliriz: Erkek, kendi korkularıyla hesaplaşmadıkça, herhangi bir şehrin, muhafazakârlığın boğucu cenderesinden kurtulabilmesi mümkün mü?

OKUMA PARÇASI

Dolmuşta, s. 11-15

Mart sonları, soğuk bir gece. Gece yarısı. Taksim, AKM'nin önünde dolmuş durağı. Bostancı Sahil hangisi? Geç abla, geç arkaya. Geçeyim, ama durakta bekleyen? Siz Ziverbey mi? Hayır efendim, Sahil. Buyrun o zaman. Ben bekliycim efendim. Yün şapkası ile atkısı takım, gözlüklü bir kadın. Ben de gözlüklüyüm, ama o sarhoş değil. Ben de değilim. İyi ki rakıdan önce Sedergine içtim. Bir tane de eve gidince içerim, sabaha bir şeyim kalmaz. Kadın çantasını omzuna çapraz asmış, bir eliyle sapına, öbür eliyle çantasına yapışmış. Sınır bekçisi. Kimse giremez, kimse çıkamaz. Zaten girmiyor dolmuşa. Ben, evet ben giriyorum. Ben sınır sevmem, eşik severim. Hayatımız eşik. Biniyorum. Son yolcu benim. Arka sırada, sağ cama ve birbirlerine yapışık oturan iki genç kadın. Minibüsün soluna yanaşsanız ya! diyorum bakışlarımla. Bir de değil, iki kişiler. İkisinin dizlerinin üzerinden tırmanıp aradaki boşluğa geçmem ayıkken bile zor. Hele şimdi, diyo...

Devamını görmek için bkz.

Başlarken, s. 17-21

Vesikalı Yarim bu kitabın hem isim annesi, hem çıkış noktası. Lütfi Akad'ın 1968 tarihli filmi Vesikalı Yarim film haliyle değil de, kolektif çalışma ürünü bir film okuma denemesi olan Çok Tuhaf Çok Tanıdık adlı kitapta anlatılan haliyle aklımı çeldi. Öyle bir kitap yazayım istedim. İyi bir roman insanda roman yazma isteği uyandırırmış. Benimki de o hesap. Kitabı bir uçak yolculuğunda okuyup bitirdiğim 2005 ilkbaharı boyunca Vesikalı Yarim üzerine yazılanları düşündükçe, öteden beri hep ilgimi çekmiş, hatta hangi alanda çalışıyor olursam olayım hep ilgimin merkezinde yer almış konulara, şehre, İstanbul'a, sinemaya ve kadın olmaya dair ilişkilere, artık bu "çok tuhaf çok tanıdık" pencereden bakıyor olduğumu ve sorularımı o çerçevede sormaya başladığımı fark ettim. Konuyu zihnimde evirip çevirmekteyken yaptığım uyur-uyanık, sarhoş-ayık, kıtalararası bir minibüs yolculuğu da tam bir "eşik deneyimi" oldu ve kendi gayri ciddi tınısından beklenmeyecek biçimd...

Devamını görmek için bkz.
ELEŞTİRİLER GÖRÜŞLER

Elif Şafak, “Teselliyi kitaplarda aramak...”, Zaman Pazar, Sayı 27, 2007

Bazen bir kitap “gerçek” dünyanın veremediklerini verir bize. Dışarıda toz duman.

Birikmiş husumet, gemi azıya almış hamaset, sözlü fiziksel şiddet, kutuplaşmaya can atan bir toplumsal yapı, Öteki’ni dışlama politikaları, miting meydanları, siyasi belirsizlik, kolektif koyvermişlik... derken göz gözü görmüyor nicedir.

Böyle zamanlarda iyi yazılmış bir kitap okumak kadar çok az şey kötümserlik kuyularından çıkartabilir bizi. Çıkartıp da gösterebilir hayatın başka yüzlerini, başka hayatlardaki teselli verici benzerlikleri, unuttuğumuz insanlık hallerini. Çok az kitap dar zamanlarda moral ve ışık verebilir insana. Ve iyi yazılmış kitaplar arasında da pek azı hem akıl-analiz hem vicdan-duygu ürünüdür kanımca. Genellikle akılla yazılan kitaplarda vicdan, vicdanla yazılanlarda akıl bir adım eksik kalır. Feride Çiçekoğlu’nun Vesikalı Şehir’i ise iki kefesi de tamamen dolu bir yapıt. Sey...

Devamını görmek için bkz.

Müjde Arslan, “ Vesikalı Şehir”, Yeni Özgür Politika 18 Mayıs 2007

Uçurtmayı Vurmasınlar filmiyle tanınan Feride Çiçekoğlu’nun Vesikalı Şehir isimli kitabı yayımlandı. Bilgi Üniversitesi’nde uzun yıllardır çok sayıda sinema öğrencisi yetiştiren, Uçurtmayı Vurmasınlar filminin senaristi olarak tanınan Feride Çiçekoğlu’nun kitabı, bir dolmuşta başlayıp, sinema tarihinde bir yolculuğa çıkarıyor. “Şehrin zamanı dişidir” diyen Çiçekoğlu, kitapta kadının erkek bilincindeki ikiye bölünmüşlüğünü, şehir-zaman ilişkisini irdeliyor. Lütfi Akad’ın 1968 tarihli Vesikalı Yarim filmini inceleyen bir grup çalışması olan Çok Tuhaf Çok Tanıdık kitabından feyiz alan ve bu okumayı diğer filmler üzerinde genişleten Çiçekoğlu, kentin seks kölesi kimliğini sinema tarihinden örneklerle sorguluyor.

‘Şehrin ritmi kadındır’

Kitap, şehre, İstanbul’a, sinemaya ve kadın olmaya dair ilişkilere, Çiçekoğlu’nun deyimiyle “çok tuhaf çok tan...

Devamını görmek için bkz.
 
 

Kişisel Veri Politikası
Aydınlatma Metni
Üye Aydınlatma Metni
Çerez Politikası


Metis Yayıncılık Ltd. İpek Sokak No.5, 34433 Beyoğlu, İstanbul. Tel:212 2454696 Fax:212 2454519 e-posta:bilgi@metiskitap.com
© metiskitap.com 2024. Her hakkı saklıdır.

Site Üretimi ModusNova









İnternet sitemizi kullanırken deneyiminizi iyileştirmek için çerezlerden faydalanmaktayız. Detaylar için çerez politikamızı inceleyebilirsiniz.
X