ISBN13 978-975-342-359-5
13X19,5 cm, 55 s.
Yazar Hakkında
Okuma Parçası
Eleştiriler Görüşler
Yazarın Metis Yayınları'ndaki
diğer kitapları
Rüzgâr Dolu Konaklar, 1996
Tanrı Görmesin Harflerimi, 1999
Onun Çölünde, 2002
İbrahim’in Beni Terketmesi, 2008
Bu kitabı arkadaşına tavsiye et
 

Mehmet Sebatlı, Özgür Politika, 4 Temmuz 2002

İlk kitabı Rüzgâr Dolu Konaklar'da büyüdüğü ortamı, geldiği mozaik kültürü anlatan ve yitirilmişe ağıt yakan Matur, geçmişi şükran duygusuyla anımsayann masum bir çocuk portresini çiziyor.

Ancak bir kaybın kabulü duygusuyla şiir yazılabilir" diyen Matur için kayıp, yaldızlı sandıklarında ipekli kumaşlar ve tütsüler saklayan, iki büyük dünya harbine tanıklık etmiş kültür taşıyıcısı ninesiyle, kendisini okumaya motive eden babası...

İkinci kitabı Tanrı Görmesin Harflerimi ile birlikte Matur'un bize tanıttığı bu çocuk büyüyor, hayatla yarışan, boy ölçüşebilen, ona denk düşen bir dil oluşturmaya çalışıyor. "Ana rahminden mırıltı gibi olan ilk kitabın yanında ikincisi, sesi olan bir kadına ait duruyor. Gene kendi hayatımdan sözcüklerle fakat hayata teslim olmadan kurduğum bir ses, bir dil bu" diyor.

Son iki kitabı Ayın Büyüttüğü Oğullar ve Onun Çölünde'de Bejan Matur aşkları ve kendi hikayesine ait acıları olan bir kadının bilincini açıyor bize.

Bejan Matur'un büyüdüğü coğrafyaya ait yaşantılardan ve ayrıca bazı yolculuklarda yazdığı şiirlerden oluşuyor. Yol ve göçerlik Matur'un çocukluk hayatında çok önemli yer tutuyor. "Haz ve acıyı yeniden yorumlamalıyız. Hayatın dopdolu oluşundan duyulan acıyı hayata teslim olmaya tercih ederim" diyecektir.

Pazarcık'ın Kürt Alevi köylerinden Maksutuşağı'nda doğan Matur için çocukluk önemli. Doğup büyüdüğü Pazarcık, rakım olarak Çukurova'ya eşitlenen bir düzlükte kurulu. Hemen ardından dağların başladığı bir eşik nokta burası. Üstelik de yalnızca coğrafi değil; Kürtlükle Türklüğün, Alevilikle Sünniliğin kesiştiği ya da kesişmediği tam bir eşik.Gökkubbenin yakın ve yıldızlı, günbatımının sonsuz güzellikte olduğu topraklarda olağanüstü bir çocukluk yaşayan Matur, evlerini, "Balkonundan Toroslar siluet olarak görünürdü. Bir düzlüğü takiben başlardı dağlar. Tam karşıda köyün mezarlığı vardı. Ortasındaki meşe ağacıyla çok güzeldi. Kitabeleri yekpare taştı" diyerek anlatıyor.

Günün birinde ölecek yakınları için ağıt hazırlığı yapan Alevi Kürt kadınlarını, "Ben bu seslerle büyüdüm. Rutin işlerin arasında bir yandan da ağıt hazırlığı yapılırdı. Hayatı algılayışımda bu kederli bilginin çok etkisi oldu" diye anlatıyor. Ağıtların ritmini, mırıltısını ve zaman zaman ilahiye dönüşen devinimini hala tüm canlılığıyla anımsıyor.

Matur'a göre, şairlerin hayat hikayeleri yoktur, şiirleri vardır. Şiirlerin üzerinden o hayata bakıl-dığından o hayat bir anlam taşır. Yaşadığı coğrafyanın ve halkının acıklı tarihini yazmak için yazmıyor. "Bana gelen şiiri yazıyorum" diyor. Ve orada o tarihe bir ritim bir iz düşüyor. "Orada öncelikle şiirin sesine, yapısına ve duygusuna bakıyorum. Coğrafyalara edebiyat ve sanatla varılır. Çukurova'ya Yaşar Kemal'i düşünmeden bakamazsınız. Mardin'e Murathan Mumgan'sız bakamazsınız. Diyarbekir'i Ahmet Arif'siz... Şairler coğrafyaları var ederler."

 
 

Kişisel Veri Politikası
Aydınlatma Metni
Üye Aydınlatma Metni
Çerez Politikası


Metis Yayıncılık Ltd. İpek Sokak No.5, 34433 Beyoğlu, İstanbul. Tel:212 2454696 Fax:212 2454519 e-posta:bilgi@metiskitap.com
© metiskitap.com 2024. Her hakkı saklıdır.

Site Üretimi ModusNova









İnternet sitemizi kullanırken deneyiminizi iyileştirmek için çerezlerden faydalanmaktayız. Detaylar için çerez politikamızı inceleyebilirsiniz.
X