ISBN13 978-975-342-565-0
13x19,5 cm, 112 s.
Yazar Hakkında
İçindekiler
Okuma Parçası
Eleştiriler Görüşler
Yazarın Metis Yayınları'ndaki
diğer kitapları
Son Akşam Yemeği, 2014
Efsus'a Yolculuk, 2017
Bu kitabı arkadaşına tavsiye et
 

Orhan Tüleylioğlu, “Sonra eve döndüm”, Milliyet Sanat, Temmuz 2006

Çalgın, Beni Hiç Göremezsin adlı yapıtıyla 9.Akdeniz Altın Portakal Şiir Ödülü’ne değer görülen Yücel Kayıran’ın üçüncü kitabı.

Çalgın, ruhundan çalınan parçaların peşine düşen bir şairle baş başa bırakıyor bizi. Ötekinin bakışı/nazarı altında kalan kişinin varoluş durumunu ifade eden bir kelime olan Çalgın; ötekinin bakışıyla/nazarıyla ruhundan bir parça alınan/çalınan, böylece eksilen ruhuyla çalınan parçanın peşinde dolaşıp duran, o eksik parçayı arayan kişi anlamına geliyor.

Beklenmedik ve önceden belirlenmemiş, insan yaşamını çevreleyen dönüm noktası olaylar, kaotik düzensizlikle sonuçlanan bir parçalanmayla yansıyor şiirlere. Burada parçalanan ruhtur, iç dünyadır ve ‘ben’ ile yoğun bir çatışma söz konusudur. İçsel ve dışsalın etkileri yan yana, soluk soluğa yaşanır. Şiirlerde böylece yoğun bir metafizik gerilim ortaya çıkar. Bu gerilim, toplumumuzun yaşadığı ruhsal gerilimlere de dikkat çeker. Şair, daha önceki kitaplarında sıkça görülen bu gerilimin toplumsal diyebileceğimiz örneklerini, Çalgın’da daha da içselleştiriyor. Her şey iç dünyasında, gövdenin içinde olup biterken, şiir de bu gövdede can buluyor.

Hızla geçip giden bir çok öğe zamana dağılır, birbirlerini duymayan ve yanıtlamayan seslerle yeniden ortaya çıkar. Şairin peşine düştüğü parçalar geride kalmış, başka bir döneme aittir artık. Yola çıkmak, her şeyden önemlidir. Ve yola çıkmak, her şeye yeniden başlamak demektir. O, içeridedir ve dünya dışarıda kalmıştır. Bu durum, dünyanın anlaşılması önünde bir engel oluşturmaz, ama hayatın sıradan ilişkilerinden bir kopuşu ortaya koyar. Başkalarının tek ve aynı şeyi gördüğü, kendisinin ise birçok farklı şeyi gördüğü yerdir burası. Bir anlamda hayatın sıradan mantığının bakış açısına, küresel ağ içindeki insanın trajedisine, sosyal iktidarın işleyişine bir tepkidir bu. Şairin arayışı, kişinin sonsuz insan doğasının dayattığı sorunlarla iç içe geçtiği tek bir alanın parçası olarak çıkar ortaya. Geri dönüşün imkânsız olduğu, içerisiyle dışarının artık birbirinden ayırt edilmediği bir sahnededir o.

koridor

Yağmur yağıyordu, sonra eve döndüm

kendimi dışarıya bırakmakla perişan

zamanın harf harf düşmesine baktım

göğün morarmış yüzüyle bel vermesine

Kızılordu Korosu, Mahzuni Şerif, Kitaro

dönemiyorum yüksek volümden kendime

bir duvar ördüm sesin içindeki büyüden

bir fanus, dokunmak için kendi elime

yatıp uyudum, uyumak böyle bir şey

açılmak gövdeden kayıkla rüyadan sulara

ama uyanmak yok mu? aydınlığa bulanmak

çarpa çarpa o etten duvara

gidip su içtim bakarak bardağın dibine

bir suret çizdim sonra yapıştırdım tenime

biçe biçe hafızadaki kumaştan

bir yazgı kuruyor her insan kendine

Galiba yüzümü yıkıyordum, elim suda

eve dönmüş olmakla perişan

pencereden kendime baktım: nefes!

göğsümde cereyan yapan bir fırtına

Son dönemin en çok konuşulan şairi Yücel Kayıran, bu kitabında insanın içindeki kopmaların olası açılımlarına ışık tutarken, bir ucuyla belleğe bir ucuyla da hiçliğe açılan bir dünyanın resmini çiziyor; zamanın hiçbir boyutunun, diğerinden soyutlanarak düşünülemeyeceğini hatırlatıyor bize. Unutamamanın, isyanın, çığlığın, içsel bir uzamın şiirini yazan Kayıran, önemli ve başarılı bir kitapla çıkıyor okur karşısına.

 
 

Kişisel Veri Politikası
Aydınlatma Metni
Üye Aydınlatma Metni
Çerez Politikası


Metis Yayıncılık Ltd. İpek Sokak No.5, 34433 Beyoğlu, İstanbul. Tel:212 2454696 Fax:212 2454519 e-posta:bilgi@metiskitap.com
© metiskitap.com 2024. Her hakkı saklıdır.

Site Üretimi ModusNova









İnternet sitemizi kullanırken deneyiminizi iyileştirmek için çerezlerden faydalanmaktayız. Detaylar için çerez politikamızı inceleyebilirsiniz.
X