 |  Bu kitabı arkadaşına tavsiye et | | |
| | Kötülük Kavrayışı Üzerine Bir Deneme Çeviri: Tuncay Birkan Yayıma Hazırlayan: Bülent O. Doğan Kapak Resmi: George Grosz Kapak Tasarımı: Emine Bora |
Son yirmi-otuz yıldır ideolojilerin sonunun geldiği söylendi – aslında ima edilen sadece Sol’un sonuydu. Daha sonra aynı şekilde, temsilin, felsefenin, doğanın ve hatta insanın "sonu"nun geldiği ilan edildi, bazen arsız bir neşe, bazen de melankolik bir kederle. Badiou bu postmodernist mutabakatın dışında kaldığı için, uzun yıllardır yazmasına rağmen değeri yeni yeni teslim edilen büyük bir düşünür. Düşünce sistemine polemik mahiyetinde bir giriş sayılabilecek Etik kitabıyla kendisini Türkçede ağırlamaya başlıyoruz. Badiou, bu kitabında son yıllarda postmodern düşünce iklimi içinde gittikçe öne çıkan anlayışın, bütün o ötekine/farklılığa saygı retoriğiyle sahici bir Etik’in gelişmesini nasıl engellediğini, mevcut neoliberal iktidar yapılarıyla nasıl bir suçortaklığı içine girdiğini gösteriyor. Düşüncenin farklılığa kayıtsız olduğunu, oysa asıl herkes için Aynı olanın, yani evrensel hakikatin önemli olduğunu söylemeye cüret ediyor! İnsanı aciz bir kurban olarak görerek onu maruz kalabileceği Kötülük’lere karşı korumaya dayalı bir insan hakları perspektifine temelden karşı çıkarak, "önce ortaya pozitif bir İyi anlayışı koymak gerekir," diyor. Bu anlayışı ise kendine özgü içerikler kazandırdığı olay, hakikat, sadakat, çokluk, durum gibi kavramlar etrafında geliştiriyor. Son dönemin en özgün, en militan, en siyasi felsefe yapıtlarından biri. Hakikatin üretildiği dört alanı sayarken bilim, sanat ve siyasetin yanına aşk’ı da katan bir düşünür, "sonlar"dan bezmiş olan herkese taze bir "başlama" heyecanı bulaştıracaktır diye düşünüyoruz. |
| | Sanatlar İçin Küçük Bir Kılavuz Çeviri: Aziz Ufuk Kılıç Yayıma Hazırlayan: Savaş Kılıç, Tuncay Birkan Kapak Tasarımı: Emine Bora |
"Didaktizm, romantizm, klasisizm... sanat ile felsefenin birbirine düğümlenmesine ilişkin olası şemalar bunlardır; sözü geçen düğümün üçüncü unsuru da öznelerin, özellikle de gençlerin eğitimidir. "Ancak, bana göre, sona ermekte olan yüzyılımızın ayırıcı özelliği, bu üç şemaya doymuş olduğu halde yeni bir şema geliştirmemiş olmasıdır. Bunun bir sonucu olarak günümüzde, düğümün unsurları arasında bir çözülme, sanat ile felsefe arasında umutsuz bir bağlantısızlık, bu ikisi arasında gidip gelen şeyin (eğitim izleğinin) tam anlamıyla gerilemesi söz konusudur. "Bu küçük kitabın etrafında döndüğü tez de işte bu gözlemden geliştirilmiştir: Böyle bir doyma ve kapanma hali karşısında yeni bir şema, felsefe ile sanat arasında dördüncü bir düğümleme biçimi, önermeye çalışmak lazım." -Alain Badiou Badiou'nun "başka bir estetiği" araştıran bu kılavuzu, estetiği felsefenin bir alt disiplini olarak değil, estetik ürünlerin dile getirdiklerini başlı başına bir felsefe olarak okumaya dönük bir girişim. Bunun için şiir, dans, tiyatro ve sinemayı kateden ve tekrar şiire dönen yazar, sanatın, daha doğrusu başta Mallarmê, Pessoa ve Beckett olmak üzere sanatçıların kendi felsefelerinin peşine düşüyor. Başka bir estetik: artık estetik-olmayan bir estetik. Duyumsallığın bugünkü yerinin karşısına yerleşmiş bir estetik. Belki ancak estetiğin içinden geçerek oluşturulabilecek bir estetik. |
| | Bir Önsöz, On Altı Bölüm ve Bir Sonsözden Oluşan Diyalog Çeviri: Savaş Kılıç, Nihan Özyıldırım Kapak Tasarımı: Semih Sökmen |
Felsefenin büyük kurucularından Platon günümüzde yaşasaydı Devlet'i nasıl yazardı? Platoncu komünizmin savunucusu, tiyatro yazarı filozof Alain Badiou Devlet'i serbest bir şekilde çevirerek (aslında yeniden yazarak) bu soruya kendi cevabını vermiş ve ortaya hem klasik hem modern olan özgün bir eser çıkmış: "Mağara" metaforu yerini "sinema"ya, "evet-efendimci" diyalog karakterleri yerlerini gerçek sorular soran meraklı gençlere bırakmış; eksik olan kadın figürü isyankâr bir genç kızla tamamlanmış; klasik dünyanın göndermelerine bütün tarihten, özellikle de günümüz dünyasından göndermeler eklenmiş. Dolayısıyla Spinoza ve Lacan'ı tartışan, Rus ve Çin Devrimleri üzerine görüş belirten bir Sokrates var karşımızda. "Peki neden?" diyor Badiou, "Platon'dan hareketle, bu çılgın çalışmaya neden giriştim? Çünkü bugün Platon'a ivedilikle ihtiyaç duyuyoruz ve bunun da sebebi çok açık: Bu dünyadaki hayatımıza yön verebilmemiz için mutlak olana bir şekilde erişmemiz gerektiği inancına hayat veren Platon'dur." İçinde yaşadığımız dünyayı yorumlamak isteyen herkes için... |
Diğer kampanyalar için |  |
|
| | |
| |