 |  Bu kitabı arkadaşına tavsiye et | | |
| | Slavoj Zizek'ten Seçme Yazılar Çeviri: Tuncay Birkan Kapak ve Grafik Tasarım: Emine Bora, Semih Sökmen Hazırlayan İsim: Bülent Somay, Tuncay Birkan |
Kitabın Baskıları: | 1. Basım: Ekim 2002 | 5. Basım: Ocak 2025 |
Günümüz solunun, "varolan sosyalizm" denilen şeyin sona ermesinden beri aralıksız ve saplantılı bir biçimde sürdürdüğü arayışın en iyi ifadelerinden biri Slavoj Zizek. Onun, Marksizmin Aydınlanma düşüncesindeki ve Hegel'deki felsefi temellerinden kalkarak psikanalize ve 20. Yüzyıl sosyalizminin sorunlarına uzanan arayışlarının belli başlı köşe taşlarını biraraya getirmeye çalıştık bu seçkide. Kaybolduğu iddia edilen öznenin maceralarından ulus-devletin kaderine, günümüzde ideolojilerin işleme biçiminden siberuzaya, şövalye aşkından11 Eylül saldırısına kadar uzanan çetrefil siyasi ve kültürel sorunlarla, kendine özgü meraklı ve alaycı diliyle hesaplaşıyor Zizek. Kitabın çevirisi, böyle zor bir işin altından kalkabilecek az sayıda çevirmenden biri olan Tuncay Birkan'a ait. |
| | Çeviri: Tuncay Birkan Kapak Resmi: Max Ernst Yayıma Hazırlayan: Bülent Somay Kapak Tasarımı: Emine Bora, Semih Sökmen |
Kitabın Baskıları: | 1. Basım: Ocak 2002 | 7. Basım: Ocak 2023 |
Kant’ı Sade’la, Hegel’i Lacan’la, Marx’ı Freud’la, Lacan’ı Hitchcock’la: Zizek, İdeolojinin Yüce Nesnesi ile başlayan eserlerinin bütününde, “metinlerarası” okumanın devrimci, altüst edici gücünü sergiliyor. Hegel’in diyalektiği icat eden ama idealist bir filozof olmanın ötesine gidemeyen, “modası geçmiş” bir düşünür olmadığını onu böyle Lacan ile birlikte okuduğumuzda anlıyoruz. Marx’ın eserinin politik iktisattan ibaret olmadığını, psikanalize ışık tutan, hatta onu var kılan “semptom” kavramını Marx'ın icat etmiş olduğunu da gene Lacan’dan öğreniyoruz. “Anlaşılmazlığıyla”, dil oyunlarına gömülmüşlüğüyle ünlü Lacan’ı “popüler” Hollywood filmleriyle bir arada okuduğumuzda, esrar perdesi kalkıyor birden. “Ahlakçı” Kant, sapkınlığın düşünürü Sade ile birlikte yeni bir anlam kazanıyor. Freud Marx’a ışık tutuyor, Amerikan karton filmleri de Sade’a. Ve hepsi birden içinde yaşadığımız çağı biraz da olsa anlamlandırmamıza yarayabilecek, neyi, nasıl, niçin değiştirebileceğimize dair ipuçları veriyorlar elimize. |
| | Popüler Kültürden Jacques Lacan'a Giriş Çeviri: Tuncay Birkan Kapak Tasarımı: Semih Sökmen |
Kitabın Baskıları: | 1. Basım: Mayıs 2004 | 4. Basım: Şubat 2022 |
Hitchcock filmleri, Stephen King, korku, bilimkurgu ve dedektif öyküleri, popüler romantik romanlar, günümüz kitle kültürü, Stalinist pornografi, Biçimsel Demokrasi, sonra Lacan, Hegel, Kant, Sade ve diğerleri... Hepsi bir arada, yan yana. İçinde hep rahat edegeldiğimiz düşünme ve açıklama çerçevelerinin otomatikliğinin sekteye uğradığı anlarda hissettiğimiz, sezdiğimiz, ama en derinlerdeki mantığına bir türlü nüfuz edemediğimiz için söze dökülmeden kalan şeyler vardır... Son dönemde Avrupa'nın "çevresi"nde yükselen yeni sosyal hareketlerin içinden gelen Slavoj Zizek, belki tam da bu mesafesi sayesinde, bu tür şeyleri söze dökmeyi başarabiliyor. Bunu ilk elde bir arada düşünemeyeceğimiz tema ve kişileri birlikte okuyarak yapıyor: Zizek'e özgü bu "yamuk bakış" sayesinde, dik, cepheden bir bakışla asla görülemeyecek yepyeni düşünce katmanları seriliyor gözlerimizin önüne. Zizek bir taştan diğerine seker gibi yazdığı halde, anlatıyı asla dağıtmadan, olağanüstü bir akıcılıkla, yaşadığımız çağın kültürel ifadelerini boydan boya katedebiliyor. Hangi alana yerleşiyor bu kitap? Felsefe mi, psikanaliz mi? Film ya da edebiyat eleştirisi mi? Yoksa sosyoloji ya da siyaset mi? Bizce hepsine ve hiçbirine. Sadece şu söylenebilir: Böyle bir metin ancak Zizek tarafından yazılabilirdi. Zevkle okuyacağınızı düşünüyoruz. |
Diğer kampanyalar için |  |
|
| | |
| |